Yaklaşık 300 öğrencinin katıldığı konferansta Yetkin Torlak, İsrail’in savunmasız sivillere orantısız güç uyguladığını belirterek,” Dünyanın gözü önünde Gazze'de, tarihte eşi benzeri görülmemiş bir katliam yaşanıyor. Gazze, gerçekten de insanlığın kanayan yarası ve onur sınavıdır. Çoluk çocuk demeden insanların katledilmesine sessiz kalınamaz. Bu bir zulümdür. Ben Filistin meselesi ile büyüdüm. Gazze’de de görev yaptım. Orta Doğu’yu etkileyeceği söylenen saldırıların arka planına baktığınızda savaşın Gazze’de sıkıştığını gördük. 7 Ekimden sonra değişen şeyler oldu. Filistin konusu dünya gündemine taşındı. Orta Doğu’da yeni bir döneme giriliyordu.” diye konuştu.
“İSRAİL’DE KORKU GENETİK; FİLİSTİN’DE, GAZZE’DE İSE CESARET GENETİK”
Gazze’de çok farklı bir psikolojinin olduğunu ifade eden Torlak, “İsrail’de korku genetik; Filistin’de, Gazze’de ise cesaret genetik. Uzun yıllar savaş muhabirliği yaptım. İlk çatışma sesi duyduğumda ürkmüştüm. İkincisinde biraz daha farklı oldu. Gazze’deki çocuklar için bomba sesi çok normal ama İsrail’de tam dersi. Nasıl bir korku içerisinde olduklarını anlatmak için çok güzel algı yapıyorlar. Oysa yıllardan bu yana aynı sirenler çalıyor. Gazze’de yaşayan sivil vatandaşların ölümden korkmuyorlar, saklanmıyorlar, ama demir kubbeye sahip olan İsrail’de durum böyle değil. Siren çaldığı anda ayakta bir tane Yahudi göremezsiniz ” dedi.
Programa katılan ilçe protokol üyelerine, akademisyenlerimize, personelimize ve öğrencilerimize teşekkür ederiz.